İçeriğe geç

Gür Hukuk Danışmanlık

Anasayfa » Blog » Marka İhlal Davalarında Tazminat Talep Etme Yolları

Marka İhlal Davalarında Tazminat Talep Etme Yolları

Bir işletmenin veya teşebbüsün mal ile hizmetlerinin diğerlerinden ayrılması için marka kullanılır. Marka; şekil, slogan, ses, sayı, kişi adı ve ambalajlarda yer alan her çeşit işarettir. Ayırt edici özelliği bulunması nedeniyle mal ve hizmetlerin diğerlerinden ayrılmasını sağlar. Hangi işletmeye, kuruma ve şirkete ait olduğunu gösterir işaretler ile şekiller için koruma tedbiri almak mümkündür.
Markanın bilinirliğini artırmak, ürün ve hizmetle özdeşleşmesini sağlamak için markanın reklamları yapılır. Bir markanın ayırt edici özelliği veya niteliğinin diğer marka tarafından kullanılması marka ihlal davalarının açılmasına yol açar. Bir sözcük veya harf ile kelime değişikliği bir marka hakkında çağrışıma yol açıyorsa inceleme sonucuna göre marka hakkının ihlali düşünülebilir.
Reklamcılık faaliyetleri, internet ve sosyal medya reklamlarında marka haklı ihlal edilerek ilgi çekici sloganlar oluşturulabilir. Bu reklamlar kullanıcıların yanılsama ile hakkı ihlal eden markaya yönelmesini sağlar. Markanın tescili ile koruma altına alınıp dava yolları işletilebilecektir.
Türk Patent Enstitüsü’ne yapılan başvuru ile marka hakkı sahibine 10 yıllık koruma imkanı verilir. 10 yıllık süre bitince 6 ay içinde uzama süresi için başvuru yapılabilir. Yeni başvuru korumanın da süresinin uzamasını sağlar. Marka hakkı kapsamında korumaya tabi markalara tecavüz halinde hukuki süreç işletilir. Bu konuda avukat desteğinin olması tazminat taleplerinden kısa sürede olumlu sonuç almayı kolaylaştırır.
Marka ihlal davalarında tazminat talep etme yollarına göre süreç işletilebilecektir. Duruma göre seçimlik haklar kullanılıp maddi tazminat, manevi tazminat ve itibar tazminatı istenebilecektir. Avukatınız iyi ise alabileceğiniz tazminat türleri hakkında endişeniz olmasın. Marka ihlali halinde tazminatlar dışında markaya tecavüzün durdurulması için de tedbirler getirilir. İşini bilen ve tecrübesinden emin olduğunuz avukatlarla çalışmak size birçok açıdan kazanç sağlar.
Marka Hakkına Tecavüz
Marka hakkına tecavüz endişesi yaşayan şirketler, işletmeler ve kurumlar buna karşın etkili başvuru yolları tüketir. Marka hakkına tecavüz fiili olduğu gibi manevi sonuçlara da yol açabilir. Tüketicinin markanın şekil, amblem, işaret, sayı vb. ayırt edici özelliklerine benzeyen diğer markadan satın alması veya yönelmesi marka hakkına tecavüz olarak görülür. Özellikle tescili yapılan markalara karşı bilmeme veya farkında olmama durumları ileri sürülemez.
Her markanın ayırt edici özelliği kendine münhasırdır. Çoğu zaman zararın büyük çaplı olduğu görülüp markaya tecavüzün durdurulmasına kararı verilebilir. Piyasadaki ürünleri toplatma ve diğer yaptırımlar için ilgili kanunu incelemek haklarınızı daha iyi anlamanızı sağlar. Bu kapsamda yapılan her türlü hamle markanın hakkına tecavüzü engelleyecektir.
Marka hakkına tecavüzün söz konusu olduğu durumlarda delil tespiti için mahkemeye başvurulabilir. Marka sahibi tecavüzün olduğunu öğrendiği tarihten itibaren delil toplamakta özgürdür. Delil tespiti için mahkemeye yapılan başvuru ve eklenen belgelerle zararın boyutu görülebilecektir. Zararı tam anlamı ile görmek ve belirlemek için seçenek kriterler yol gösterir. Marka hakkına tecavüzde avukatınızın olması tüm işlemleri tek başınıza yapmanızı engeller. Süreci yönetmek ve zamanında tedbir alabilmek için marka ihlal türlerine dikkat edilmelidir.
Mahkeme, delillerin tarafına ulaştırılmasını talep eder. Ancak bu belgeler zararın tam olarak belirlenmesine elverişli şekilde olmalıdır. Zararı açıklamaya elverişli belge istenilmesinin en önemli nedeni yanlış ve gereksiz delillerle mahkemenin iş yükünün azaltılmaya çalışılmasıdır. Hakkaniyete göre karar vermek için doğru evrakları görmek ve tespiti bunlar üzerinden yapmak gerekecektir.
Marka hakkına tecavüz edilmesi halinde açılacak davalar;
Tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması ve kaldırılması davalarının açılması
Marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi tazminat davası açılması
Marka hakkına tecavüz nedeniyle manevi tazminat davası açılması
Yukarıda sayılanlar hukuk davası olduğu gibi ceza davası açısından da sorumluluk doğar. 1 yıldan 4 yıla kadar hapis ve adli para cezasının uygulanması kararlaştırılmıştır. Ancak kanundaki son maddeye göre başkasının markasını satışa sunan, arz eden kişi malı nereden aldığını bildirmelidir. Bildirim sayesinde üretenler ortaya çıkarıldığında ve mallara el konulduğunda ceza verilmez.
Marka Hukukunda Tazminat Sorumluluğu
Marka hukukunda tazminat sorumluluğu özel biçimde düzenlenmiştir. Zararın tazmini için açılacak davalara ek yaptırımlar da öngörülmüştür. Maddi tazminat davası, manevi tazminat davası ve tecavüzün tespiti ile önlenmesi durumları ile dava açılmasına engel yoktur. Görevli ve yetkili mahkemede prosedürler işletilerek tazminat sorumluluğu devam edecektir. Bu davalarda görevli mahkeme genel hükümlere göre belirlenir. Davacının yani marka sahibinin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Görevli mahkeme ise Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemeleri’dir. Bulunduğunuz yerde bu mahkemeler yoksa Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Tecavüz nedeniyle ceza yargılamasına konu durumlar da gerçekleşmişse şikayet edilebilir.
Marka hakkı sahibi markaya karşı haksız fiil olduğunu öğrendiğinde her halde 10 yıl içinde dava açmak zorundadır. Marka hakkına tecavüz eden kişiyi öğrenmeden itibaren ise 2 yıl içinde dava açılmalıdır. Marka hukukunun ihlali açısından dava açılması için bu süreler kaçırılmamalıdır. Aksi halde zararınız yüksek miktarda olsa bile alamama riskiniz vardır. Bu riski engellemek ve kanunun tanıdığı haklardan yararlanmak için tazminat sorumluluğuna dair başvuru yapın. Bu sayede tecavüzün ilerlemesini önleyip geniş tedbirler alabilirsiniz. Duruma göre en nitelikli kararı vermek için avukatınızla görüşmeden işlem yapmayın. Aksi halde yapacağınız bir hamle büyük sorunlara neden olabilir.
Maddi Tazminat
Marka hukukunda markanın haklarının ihlal edilmesi nedeniyle maddi zarar ortaya çıkar. Yoksun kalınan kar ile fiili zarar maddi tazminatın temelini oluşturur. Marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi tazminat isteminin kabul edilmesi için kanunda yazılı durumların oluşması gerekir. Maddi tazminat istemi ile dava açılırken bu gerekçelerin delillerle sunulması davayı kazanma olasılığını da artırır. Avukatınız marka ihlal davalarında başarılı ise maddi tazminat istemlerinizin kısa sürede sonuçlanmasını sağlayacaktır.
Maddi tazminat açısından kusur, zarar ve illiyet bağı şartlarının gerçekleşmesi gerekir. Kusurlu ve hukuka aykırı fiil yüzünden zararın ortaya çıkması tazmin zorunluluğunu da beraberinde getirir. Marka hakkına tecavüz edilen kurumun fiili zararı belirli veya belirlenebilir olmalıdır. Belirlenemeyen zarar üzerinden manevi tazminata hükmedilmez.
Marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi tazminat davası açıldıktan sonra yoksun kalınan karın hesaplanması için 3 farklı kriter sunulur. Bu kriterler;
Marka hakkına tecavüz edenin net kazancı istenebilir.
Marka hakkını ihlal eden kişi ile aranızda lisans sözleşmesi varsa ve sözleşmeye uygun biçimde kullanılmışsa lisans bedeli istenebilir.
Marka ihlali olmasaydı ve rekabet yapılmasaydı hak sahibinin elde edeceği gelir de istenebilir.
Bu seçenekler içinden hangisi size makul ve kazançlı geliyorsa onu seçebilirsiniz. Seçimlerinizde tereddüt yaşıyorsanız avukatınız en doğru tercihi yapacaktır. Seçimlik olarak tanınan bu haklardan yalnızca biri talep edilebilir. Hakim, birden fazla seçimlik hakkın zarar görene verilmesine karar veremez. Bu konuda talep varsa da talepleri reddeder. Özellikle Yargıtay seçimlik hak değişikliğinin söz konusu olduğu durumlarda davalı tarafın onayını arar. Seçimlik haklar değiştirileceği zaman davalı taraf bunu kabul etmediğinde hakim kararı ile değişiklik yapılmaz. Bu konuda benimsenen görüş Yargıtay’ın olduğundan mahkemeler aykırı karar verebilir.
Marka ihlalinde maddi tazminat davası açılmadan ihlalin mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin niteliği ve boyutu göz önüne alınır. Objektif kriter belirleme ve tam olarak hakkaniyeti sağlamak için buna dikkat edilir. Bu kriterler tarafların hakkının birbirlerine geçmemesi, tam adaletin sağlanması için çok önemlidir. Ancak burada tam adaleti sağlamak için görevli hakimin göreceği düzeyde delil, içerik ve belgeler sunulmalıdır.
Maddi tazminatın talebinde avukat istemi ile tazminat miktarına ekleme de yapılabilir. Çünkü marka hakkını ihlal edenin ürünlerinin satılmasında doğrudan zarara uğrayan markanın önemi varsa talep üzerinde etkisi olduğu düşünülür. Talebin artmasına neden olan durumların hakkaniyet çerçevesinde zarar gören markaya geri dönüşünün olması için hakim ek tazminat oranına da dikkat etmelidir. Aksi halde hakkaniyete göre karar verecekken sebepsiz zenginleşmeye de neden olabilir. Avukatınız delilleri ile tüm istemleri değerlendirip dava açacaktır. Burada önemli husus davanın kabul edilmesi için gereken tüm evrakların teminidir. Hukuk önünde ticari itibara dayalı maddi ve manevi tazminat isteminin yerinde yapılması aranır. İsteme uygun gerekçeler, deliller ileri sürüldüğünde ispat açısından da sorun oluşmaz.
Manevi Tazminat
Marka hakkı zarara uğrayan kişinin duyduğu üzüntü ve elem neticesinde manevi tazminat istenebilir. Ancak bu konuda istem olduğunda bilirkişi raporu alınmaz. Hakim belirli bir miktar üzerinden manevi tazminata hükmeder. Bu zarar zenginleşme düzeyine etki etmemelidir. Zarar görene sebepsiz zenginleşme sağlamayacak miktarda ödeme yapılmalıdır.
Maddi tazminat davası ile birlikte manevi tazminat da talep edilebilir. Maddi tazminat davası ve manevi tazminat davası ayrı olarak açılabilecektir. Manevi tazminat davalarında zarar miktarı tam olarak belirlenemese de acıyı ve üzüntüyü giderecek düzeyde olmalıdır. Bu dengeyi sağlayabilmek için maddi tazminat miktarı, manevi tazminattan yüksek tutulur.
Avukatınız uygun manevi tazminat istemi konusunda en iyisine karar verecektir. Davanın birlikte açılması veya ayrı açılması konusunda da en iyisini bilir. Zenginleşmeye sebep olmayacak miktarın istemi hakimin tazminat talebini kabul etmede etkendir. Yüksek miktarda istemlerin reddedilmemesi için avukat makul miktar belirler. Markanın büyüklüğü, manevi üzüntü ve elemin derecesi tutar belirlemede etkilidir. Bilirkişi raporu alınmadığından diğer davalar emsal olarak incelenebilir. Emsal karar inceleme imkanı bulunan avukatınız uygun miktar üzerinden talebini oluşturur.
İtibar Tazminatı
İtibar tazminatı marka hakkına tecavüz halinde alınabilecektir. Markanın itibarının sarsılması ve ticari olarak güvenin zedelenmesi durumunda istenebilir. İtibar tazminatı alabilmek için zarar veya yoksun kalınan kar olmaz. Sinai mülkiyet haklarına tecavüzün olduğu durumlarda ürünler uygun olmayan biçimde piyasaya sürülürse sinai hakkın itibarı zedeleneceğinden tazminat da istenebilir:
Taklit veya imitasyon ürünlerin piyasaya sürülmesi durumunda markalar itibar tazminatı için talepte bulunabileceklerdir. İmitasyon ürünlerde görülen deformasyon kişilerde kaliteli ürünün sorunlu olduğu algısı uyandırır. Bu ürünlere bakarak orijinali alınmak istenmeyeceğinden markanın prestiji sarsılır. Bu durum fiili zarar veya yoksun kalınan kara yol açmaz. Ancak markanın itibarı kaybolduğundan burada bir çeşit tazminata ihtiyaç duyulur. Avukatınız yoksa itibar tazminatı alabileceğinize dair bilginiz de olmaz. Çünkü ticari itibar tazminatı Sinai Mülkiyet Kanunu 150/2’ye göre bu konu ayrıca düzenlenmiştir. Sinai Mülkiyet Kanunu’nda yazan hükme göre ticari itibar tazminatı almak ve kazancınızı artırmak için avukatla görüşebilirsiniz. Markanın korunması için gerekli tüm tedbirler ve tazmin yolları da ayrıca talep edilebilecektir. Burada önemli olan iyi bir avukattan destek almaktır. Tüm destek talepleri için İstanbul Zeytinburnu’nda hizmet veren Gür Hukuk bürosu ile görüşebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir